İZMİR’de 3 yıl önce meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin yıl dönümünde hayatını kaybeden 117 kişi, anıldı. Depremzedeler için Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen Halk Konut Projesi’nin ilk etabı olan Dilber Apartmanı önünde anma töreni yapıldı. Buradaki konuşmaların ardından Hasan Ali Yücel Parkı’ndaki 30 Ekim Deprem Anıtı’nın önünde saygı duruşunda bulunuldu. Törene katılanlar, anıta karanfil bıraktı.
Seferihisar ilçesi açıklarında 30 Ekim 2020’de meydana gelen, 117 kişinin yaşamını yitirdiği 6.6 büyüklüğündeki depremin 3’üncü yıl dönümünde kentte anma töreni düzenlendi. Bayraklı ilçesinde depremzedeler için Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen Halk Konut Projesi’nin ilk etabı olan Dilber Apartmanı önünde gerçekleştirilen törene, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, eşi Neptün Soyer, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Bilal Çoban, İzmir İtfaiye Dairesi Başkanı İsmail Derse ile depremzedeler katıldı. Törende konuşan Tunç Soyer, “O gün tarifsiz bir acı yaşadık. Yüreklerimiz yandı. 30 Ekim, İzmir tarihinin en büyük felaketlerinden biri olarak hafızalara kazındı. Bugüne kadar o acıları bir nebze olsun hafifletebilmek için büyük gayret ettik. 30 Ekim, İzmir’in gördüğü en destansı dayanışmanın günü olmuştur. 4’üncü dakikada ilk enkazın başında ekipler vardı” dedi.
‘DEPREMDE ÖLMEK KADER DEĞİL’
İlk akşam 150 civarında çadır kurulduğunu hatırlatan Soyer, “Bir ay sonra da o çadırların tamamını sökmüştük. Depremin ilk günü, 1 ay içinde kış basmadan mağdur vatandaşların hepsini başını sokacakları bir yuvayla buluşturmaya karar vermiştik. Öyle de yaptık. Bunu ‘Bir kira bir yuva’ adını verdiğimiz büyük umut kampanyasıyla gerçekleştirmiştik. Yurdun her yerinden vatandaşlarımız, İzmir’imizin imecesine dahil oldu. Depremde ölmek kader değil. Deprem öldürmez. Zamanında alınmayan önlemler ve rant hırsıyla inşa edilen binalar öldürür” diye konuştu.
‘ORTAK AKIL, DEPREM EYLEM PLANIMIZI ŞEKİLLENDİRDİ’
İzmir ve Kahramanmaraş depremlerine de değinen Soyer, “Biliyoruz ki bu topraklar üzerinde artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Doğa aslında sadece iyilik üretiyor. Doğadan geldiğini sandığımız felaketler aslında insanoğlunun yarattığı tahribatın sonucu. Bilim insanlarının, kamu temsilcilerinin, sivil toplumun katılımıyla 30 Ekim depreminin hemen ardından gerçekleştirdiğimiz ortak akıl buluşmasında deprem eylem planımız şekillendi. Bunu aslında deprem afet başkanlığını büyükşehir bünyesinde kurarak başlatmıştık. Bu planın en önemli başlıklarından biri; kentsel dönüşüm. Kentsel dönüşümden anladığımız yalnızca eski binaları yıkarak yenilemek değil. Dilber Apartmanı, İzmir’de kentsel dönüşümü kooperatifçilik modeliyle buluşturduğumuz Halk Konut Projesi’nin ilk örneği. Mart ayı içinde anahtarları teslim edeceğiz. Türkiye’ye böyle bir modeli sunma imkanı bulduk. Diliyorum ki bundan sonra da bu model, Türkiye’de kentsel dönüşümünde uygulanacak bir model haline gelir” açıklamalarında bulundu.
‘İZMİR’DE YAPI STOĞUNUN YÜZDE 80’İN ESKİ’
Soyer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Halk konut kooperatif modeliyle şu ana kadar 51 kooperatife ulaştık. 20 binanın kooperatifleşme süreci devam ediyor. Şu ana kadar bin 100 bağımsız bölümün proje süreci başlamış oldu. Hedefimiz, 3 bin 200 adet bağımsız bölümün inşaatını tamamlamak. Deprem eylem planımızın bir ayağı da depremsellik araştırmaları. Yazık ki İzmir’deki bilimsel veriler çok zayıf. Türkiye’nin en kapsamlı deprem araştırmaları ve risk araştırma projelerini ortaya koyduk. İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE), Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Çanakkale 18 Mart Üniversitesi ile protokoller imzaladık. Zemin etüt çalışmalarını başlattık. Bu projeyi 2024’te tamamlamış olacağız. İzmir’de 37 noktada sondaj yaparak, tabandan örnekler alıyoruz. Körfez’de sondaj çalışmaları sürüyor. Çalışmalar tamamlandığında fayların geçmişte ürettiği depremlerle ilgili bilgi edinip, gelecekteki depremlerle ilgili öngörü elde edeceğiz. Ne yazık ki İzmir’de yapı stoğunun yüzde 80’i eski ve yaşlı. Bayraklı ve Bornova ilçesinde başlattığımız çalışmaları, Konak ilçesine doğru geliştirdik.”
‘AFETE HAZIR İZMİR’İN ADIMLARINI ATMIŞTIK’
İzmir İtfaiye Dairesi Başkanı İsmail Derse DE “30 Ekim İzmir depreminin hemen öncesinde Sayın Başkanı’mız ile bir toplantı gerçekleştirdik. Bu toplantıda belediyelerin binde bir bütçesinin afete ayrılması gerektiği konusunda bir kanundan bahsetmiştim. O gün çadır aldık. Depremden 1 ay önce çadırlar bize teslim edildi. Afete hazır bir İzmir’in adımlarını attık. Böyle bir öngörüye sahip başkana sahip olmamız bizim için çok kıymetliydi. Güçlü yanımız toplumsal dayanışmanın, yardım etme duygusunun çok güçlü olması. Zayıf yanlar, belirsizlik ve mevzuat. En büyük tehdit ise geri dönüşü olmayan çevresel doğa katliamı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin itfaiye hizmetlerinde, İzmir depreminin ilk günü 907 tane ihbar, 2 bin 459 tane çağrı aldık. 4 bin 468 artçı deprem gerçekleşti. Birçok konuda risklerin yönetimine yönelik kurumsal stratejik planlamaları yaptık. Birinci önceliğimiz; hayat kurtarmak, ekonomik ve sosyal kayıpları azaltmak, ikincil afetlere hazır olmak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, bir acil eylem planı gerçekleştirdi” dedi.
‘GİDENLERİ GERİ GETİREMİYORUZ’
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ise “Türkiye’nin her yerindeki afetlerde devletimiz tarafından yapılan müdahaleleri, evleri takdirle karşılıyoruz ancak Bayraklı olarak üvey evlat gibiyiz. Bizde yapılan konut 5 bin küsur, Elazığ’da yapılan 28 bin. ‘Rezerv alanda acaba konutlar, depremzedelere satılıyor mu?’ diye endişelerimiz var. Bu konuda depremzede derneğimizin duyarlı olmasını özellikle rica ediyorum” diye konuştu. İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Bilal Çoban, “Maalesef gidenleri geri getiremiyoruz. Bizlere üzüntü, keder ve acıyı hatırlatan bir konu. Bugün de aslında başka hiçbir konudan bahsetmek istemiyorum. Ülkemizde kentsel dönüşüm seferberliği başlatılıyor ancak bu sürdürülemiyor. İnşallah İzmir’imizin riskli yapılarının hepsini dönüştürürüz” dedi.
ANITA KARANFİL BIRAKTILAR
Dilber Apartmanı Kooperatifi Başkanı Elif Keskin de inşaatın yapım aşamasında belediye şirketlerinin verdiği danışmanlığa teşekkür ederek, “Burası bizim için bir bina değil; birlik, beraberlik ve dayanışmanın sembolüdür” diye konuştu. Törenin ardından Sakarya Caddesi Kavşağı’na gidilerek, Büyükşehir Belediyesi’nce yapılan Hasan Ali Yücel Parkı’ndaki 30 Ekim Deprem Anıtı’nın önünde saygı duruşu yapıldı. Törene katılanlar, anıta karanfil bıraktı.